• +90 (312) 419 35 31
  • [email protected]
  • Ehlibeyt Mah. Tekstilciler Cad. Libra Kule No:21 / Kat: 5, Balgat Çankaya / Ankara
Tohumculuğun Kalbi İstanbul’da Attı

Tohumculuğun Kalbi İstanbul’da Attı

ISF (International Seed Federation) tarafından her yıl farklı bir ülkede düzenlenen Dünya Tohumculuk Kongresi bu yıl 19–21 Mayıs 2025 tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleştirildi. İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen etkinlik, 80’den fazla ülkeden yaklaşık 2.000 katılımcıyı bir araya getirdi.

Tohum Sanayicileri ve Üreticileri Alt Birliği (TSÜAB) ve Türkiye Tohumculuk Endüstrisi Derneği (TÜRKTED) iş birliğiyle organize edilen Kongre’nin açılış törenine Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, İstanbul Valisi Davut Gül, Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Gümen başta olmak üzere önemli isimler katılım sağladı.

*

Kongrenin açılış programında konuşan TSÜAB ve ECOSA Başkanı Yıldıray Gençer, Kongreye 19 Mayıs gibi özel bir tarihte ev sahipliği yapmaktan dolayı mutluluk duyduklarını belirterek katılımcıları selamladı. Gençer konuşmasında özetle şunları kaydetti:

“Bundan 16 yıl önce 2009 yılında Antalya’da düzenlediğimiz unutulmaz Kongre’nin ardından bu kez iki kıtayı birbirine bağlayan Rüya Şehir İstanbul’da sizleri misafir etmekten mutluluk duyuyoruz.

Bugün ISF Başkanı Sayın Santosh’un da konuşmasında bahsettiği üzere ISF tarihindeki en çok masa, stant alanı ve sponsorluk satışı ile en yoğun katılımın gerçekleştiği Kongre ile yeni bir rekora imza attık.

Türkiye tohumculuk sektörü kısa süreli geçmişine rağmen önemli başarılar elde etmiştir. Bugün 1000’i aşkın üyemizle çalışmalarımızı hız kesmeden sürdürüyoruz. Güçlü ve dinamik bir yapıya sahip olmamızın avantajı ve Bakanlığımızın da tohumculuk sektörümüze verdiği desteklerle 100’den fazla ülkeye tohum ihraç eden bir sektör haline geldik. Bu başarıda emeği olan tüm üyelerimize ve destekçimiz olan Bakanlığımıza teşekkür ediyorum.

Sizlere kısaca Tohumculuk alanında önemli bir bölgede faaliyetlerini sürdüren ECOSA’dan bahsetmek istiyorum.

ECOSA, Türkiye, Pakistan, İran, Azerbaycan, Kırgızistan, Kazakistan, Afganistan, Türkmenistan, Tacikistan ve Özbekistan arasında EİT ülkelerinin tohumculuk sektöründe işbirliklerini ve ticareti geliştirmek amacıyla 2009 yılında Türkiye merkezli olarak kuruldu.

ECO bölgesi, tohumluk üretimi açısından oldukça geniş ve bakir alanlara sahiptir. Dünya tohumculuğu adına önemli bir bölge olduğunun tekrar altını çizmek isterim.

ECOSA olarak düzenlediğimiz Tohum Ticaret Kongreleri ile önemli bağlantılar sağlıyoruz. Geçtiğimiz yıl ECOSA 8. Bölgesel Tohum Ticaret Kongresini Kazakistan’ın Taraz Bölgesinde düzenledik ve güzel sonuçlar elde ettik.  ECO bölgesinin tohumculuk sektörü için yeni ve büyük bir pazar olması çalışmalarımızı bu yönde şekillendiriyor.”

*

Kongrenin açılışında konuşan TÜRKTOB Başkanı Hacı Ömer Güler, Anadolu’nun tarımın başladığı topraklar olduğunu hatırlatarak, tohumun artık diplomatik bir değer taşıdığını belirtti. Güler konuşmasında özetle şunları aktardı:

“Tarım, tam 12 bin yıl önce bu topraklarda başladı. Tohum toprakla buluştu, sonra paylaşıldı. Sadece medeniyetlerin değil tarımsal öğretinin de başlangıcı oldu. Bugün, o mirasın temsilcileri olarak bu önemli kongreye ev sahipliği yapmanın gururunu yaşıyoruz.

Ülkemizin tarımsal üretiminin yanında bir de coğrafi konum itibariyle bölgeye önemli katkıları var.
Dört saatlik uçuş mesafesiyle Asya, Avrupa ve Afrika kıtalarındaki 67 ülkenin merkezinde yer alıyoruz. Bu bizlere, lojistik, dağıtım ve iş birliği alanlarında küresel sorumluluklar yüklemektedir.

TÜRKTOB olarak 7 alt birliğimiz ve 85 bin üyemizle birlikte tohumculuğun her alanında faaliyet gösteriyor, tohum üretiminden ihracata, bitki ıslahından fide ve fidan üretimine ve süs bitkilerine uzanan geniş bir yelpazede çalışıyoruz.

İklim değişikliği, hızla artan nüfus, azalan tarım arazileri ve küresel belirsizlikler tohumun önemini daha da artırıyor. Çözüm sadece üretmekte değil, birlikte düşünmekte ve hareket etmektedir. Bu başarıyı sürdürmenin yolu ise ortak akıldan geçiyor. 

Tarımsal sorunların altında sosyal adaletsizlik yatıyor. Dünyada her dört kişiden biri açlıkla, bir diğeri ise obeziteyle mücadele ediyor. Sosyal adaletin olmadığı bir dünya düzeninde biz bu sorunları konuşmaya ne yazık ki devam edeceğiz”

*

Protokol Konuşmaları kapsamında katılımcıları selamlayan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı

Tarımsal üretimin stratejik konumunun artmasındaki en önemli nedenlerin başında "yeni normal"in geldiğini ifade ederek, Kovid-19 salgınıyla başlayan bu sürecin, iklim değişikliği, ekonomik krizler, afetler, bölgesel çatışmalar, savaşlar, siber tehditlerle küresel riskleri önemli derecede artırdığını belirtti.

Yumaklı, bu durumun, dünyanın birçok ülkesinde gıda güvenliği noktasında sorunların yaşanmasına sebep olduğuna dikkati çekerek, bu gelişmelerin küresel anlamda ülkeleri tarımsal üretim konusunda daha milliyetçi davranmaya ittiğini bildirdi.

Bakan Yumaklı, Birleşmiş Milletler (BM) Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) tarafından yayımlanan rapora göre, 2050 yılına kadar bugünden daha fazla gıdaya ihtiyaç duyulacağının altını çizerek, bütün bu süreçlerin merkezinde, tohumculuk sektörünün yer aldığını belirtti.

Devlet olarak tohumculuk sektörünü desteklediklerini, politikalarında tohumculuğa özel önem gösterdiklerini ifade eden Yumaklı, şöyle devam etti:

"Son 23 yılda, Türkiye'de tohumculuk konusunda faaliyet gösteren firma sayısı 1117'ye çıktı, bu firmaların yüzde 94'ü yerlidir. Sertifikalı tohumluk üretimimizi 9 kat artışla 1 milyon 300 bin tona yükselttik. 49 yerel çeşidi araştırma enstitülerimiz adına tescil edip, koruma altına aldık. Kuraklığa dayanıklı 79, soğuğa dayanıklı 3 tohumluk çeşidi geliştirdik ve çiftçilerimizin hizmetine sunduk. 2 tohum gen bankamızda, yaklaşık 122 bin tohum materyalini muhafaza ediyoruz. 18 gen bankasında, 107 türe ait, 10 binden fazla canlı örneği koruyoruz. Bütün bunlar bize hem kendi ülkemizin ihtiyaçlarını hem de tedarik ihtiyacı olan ülkelerin ihtiyaçlarını karşılamak üzere 103 ülkeye tohum ihracatı yapılması sonucunu getirdi. Bugün itibarıyla bu rakamın 340 milyon dolar seviyesine geldiğini belirtmek istiyorum."

Türkiye'nin tarımsal hâsıla bakımından ilk 8 ülkeden biri, tarımsal ürün ihracatına konu 8 üründe dünyada ilk 3 ülkeden biri olduğuna vurgu yapan Yumaklı, bu başarıda tohumculuk sektörünün önemli payı olduğunu bildirdi.

Bakan Yumaklı, 4. Tarım Orman Şura'sında tohumculuğun ele alınan en önemli konulardan biri olduğuna işaret ederek, "Tohumculuk konusunda 1 çalışma grubunda değil, 8 farklı çalışma grubunda da tohum konusu her yönüyle ele alındı." dedi.

Şura'da yalnızca üretimin artırılmasının ele alınmadığını, tohumculukla ilgili 5 hedef belirlendiğini anlatan Yumaklı, şunları kaydetti:

"Tohum sağlığı analiz ortam ve yöntemlerinin geliştirilmesi, sertifikalı tohumluk üretiminin ve kullanımının artırılması, sertifikasız tohumluk satışının önlenmesi, tohumculuk işletmelerinin aynı zamanda sanayi işletmesi sayılması, yerlilik ve millilik oranları yüksek tohum üretimi. Tohumculukla ilgili 27'si kısa vadeli olmak üzere toplam 48 strateji de belirlendi. Şura kararları, tarımın geleceğini şekillendirecek stratejik bir yolculuğun başlangıcıdır. Bütün dünyada olduğu gibi aslında tohum başlığının ne kadar önemli olduğunu, toplumların da kamuoyunun da çok daha net bir şekilde bilgilendirilmesinin önemli olduğunun altını çiziyorum."

*

Açılış Programının ardından protokol katılımcıları stant alanlarını ziyaret ederek Kongre Delegeleri ile tohumculuk sektörü adına değerlendirmelerde bulundu.

Ana teması “Discovering Bold Horizons” (Cesur Ufukları Keşfetmek) olarak belirlenen Kongre’de bitki ıslahı ve yapay zeka kullanımı, tohum ticareti ve sürdürülebilir tarım gibi konularda oturumlar gerçekleştirildi.  Delegeler, üç gün süren Kongre boyunca düzenlenen oturumlara katıldı, ticari görüşme ve B2B toplantıları gerçekleştirdi.